Bailey’nin vücudu karşısında nefesler kesiliyor, gözleri parlıyor. “Buna dokunmayı bekleyemem,” diye inliyor, elleri titrerken kısa şortunun fermuarını yavaşça indiriyorum. Gözlerimdeki açlıkla içeriye bakıyor; o anın kokusu, tenimizin ısısı arasında gidip geliyor. O da aynı heyecanı yaşıyor; “Gerçek şey için sabırsızlanıyorum,” diyor, sesi kıvrak ve dolu. Üzerindeki ceketi almak istiyorum ama o şaşırtıcı bir sürprizle beni geri çekiyor, “Otur biraz,” diyor alaycı bir gülümsemeyle.
Uzun zamandır beklediği bu buluşmanın ateşi üstümüzde yükseliyor. Bailey’nin daracık tişörtü altından yükselen göğüsleri ürpertiyor, beyaz teni hafifçe terlenmiş, dudakları aralanmış. “Şu karına bak,” diye mırıldanıyor, ellerim kalçasına dolanırken o da bacaklarını hafifçe aralıyor. Şortun altından ışıl ışıl parlayan amcığının ve kabaran yarakbaşının verdiği tepkiler bizi daha da azdırıyor. Ellerim onun vücudunda gezindikçe alttan gelen nefesler hızlanıyor; “Big dick,” diyor sırıtarak, “Yani bunu bekliyordum.”
Kahverengi gözlerinin içine bakarken içimdeki hayvani dürtüler patlak veriyor. “Senin amını sikicem şimdi,” der gibi sertçe sıkıp çekiyorum onu, o da karşılık veriyor; ayaklarını kalçamın etrafına doluyor ve hemen ardından odanın kapısını kapatıyoruz. İçeride tek duyduğumuz nefes alışlarımız ve birbirimize çarpan bedenlerimizin sesi oluyor.
“Popoyu deneyeceğiz bugün,” dediğinde yüreğim hopluyor. İtiraz ediyor gibi yapıyor ama aslında hazır: “Yavaş ol ha,” diyorum sertçe; çünkü ilk kezini yaşatacağım ona—zorlayarak değil, dikkatlice sokarak giriyorum kıvrımlı kalçasına. Sessizliğin içinde sadece bedenlerimizin sürtünmesi yankılanıyor, amcığını çatlatır gibi dolduruyorum yavaşça ama derinlemesine.
“O kadar kolay giriyorsun ki…” diye inliyor Bailey, gitgide daha çok canlandığını hissediyorum kendisinde; omuzlarına doğru yukarıya kalkarken poposunu ittiriyor bana doğru. Sikiş sertleşiyor; elim kalçalarını yumruklarken o da ritmini hızlandırıp çektikçe çektikçe ıslanan amcığımı daha çok çıkarmamı istiyor adeta.
Gürültüden bağımsız sadece hırıltılarımız ve yalancı nefeslerin arasındaki iniltiler var artık: “Salla kocanı böyle… Amcığından kayar gibi…” Hızlıca dayayıp çekmeye devam ederken o yana yatıyor ve bacaklarını açıyormuşçasına beni davet ediyor içine girmem için tekrar tekrar.
Dışarda bile ter damlıyor bizim ateşimizden… Sonunda dayanılmaz bir doruğa ulaşıyoruz beraberce: Bailey bağırarak amcığını sıktığım büyük yarakta erirken ben de onun kıvranışlarının içinde kendimi boşaltıyorum – tane tane, acımasız ve deli gibi… Kafamız karmakarışık terlerle ıslanmışken duruyoruz; hiçbiri pişman değil bu sokak arası yasaksız masajın sonunda…

